SON
![Resim](https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiLM7QerMKLXKVBSskO9Sd81VLaAtfIVw76H1B2YDuq8ho0eSWmWMSnUnBObh5sV9YBu_9yR-Au9EqCIUIGPjm2u0CW2vosuFNWe-0od-Y4vlrb9y590rEQ_InFHeDzJFIqyrpnkqM3QgL1GnUQO1rdS7O7D2GxB5nBYsxNAf2r_u1sT4WsdHQkjhV7tSs/w524-h640/son1.jpg)
SON “Bu sondu!” diye mırıldandı burnunu çeke çeke kapıdan çıkarken. Şakakları zonkluyordu ağrıdan, merdivenlere yığılıp kaldı. Avazı çıktığı kadar bağırmak istiyordu… Bu sondu! Ağlamaktan bitap düşmüş bedeni merdivenin soğuk fayansı üzerinde bir nebze olsun güç toplamaya çalışıyordu. Ayaklarında takat hissettiğinde doğruldu, trabzanlara tutuna tutuna attı kendini sokağa. Hızlı hızlı nefes alıp veriyordu, sanki ciğerlerine havada dolmuyor da içinde bıçaklar dönüyordu. “Ölecek miyim ALLAH'ım?” Yoksa ölüm böyle bir şey miydi? Bir lokma oksijen için boğuşuyor, göğsü boşa inip şişiyordu adeta. Hoş geldin panik atak krizi! Tabii bu teşhisi bir hafta sonra ancak gidebildiği doktordan duyacaktı zaten. Şimdilik nefes alamamanın verdiği gerginlikle mücadele ediyordu. Karşı kaldırımdaki esnaf durumu fark etmiş, yardıma koşmuştu. Dükkânın tentesine sığınmış, orta yaşlı tatlı mı tatlı butik işleten Ayşe Teyze’nin telkinleri ile nefes almaya çalışıyordu. Telaşı bir nebz