Yaz Kızım...

Yaz Kızım...

Annem Anadolu'nun güzel köylerinden birinde yetişmiş inanılmaz marifetli bir insandı. Küçük yaştan itibaren tarla, bahçe işleri, ağaçların bakımı, soba yakma, ekmek yapma işlerinde sorumluluk almış ve hepsini öğrenmiş. Bir insanın yaşamak için ihtiyacı olabilecek her konuda marifet sahibiydi.

Yaz Kızım

Dedemle hayvanları otlatıp, ahırın temizliğini yaparmış. Anneannemle kışlık erzak hazırlamak, sebze yetiştirmek gibi işlere yardımcı olurmuş.

Köyde ortaokul olmadığı için ancak ilkokulu okuyabilmiş. "Ah bir de okuyabilseydim." diye çok iç geçirmişliğini bilirim.

Benim marifetli annem genç kızlığa erince, köyün yağız delikanlısı, öğretmen babamla evlenmişler. "Kendim okuyamadım ama köyün okuyan tek adamını aldım." derdi annem gözlerinin içi gülerek...

Evlendikten birkaç yıl sonra babamın tayini İstanbul'a çıkmış. Ben ve kardeşim İstanbul'da doğup büyüdük. Annem bizim okumamızı çok istemiştir. "Güzel kızlarım faydalı ilmi öğrenin ve insanlara öğretin." derdi. Annemin duası mıdır bilmem ama benim içimde de öğretmen olmak ve çocukları doğru ve güzel ile yetiştirmek isteği vardı. Tabii bu hayalim için yoğun bir okul dönemi geçirdim. Çok çalışıyordum ve annem de beni her zaman desteklerdi.

Şehir hayatında yaşıyoruz ama annem o güzel marifetlerini bırakır mı? Yoğurdu evde mayalar, ekmeği evde yapar. Tarhanası, mevsim domateslerinden yaptığı mis gibi menemenleri... Hepsini bir güzel hazırlar ve arada bir de bana söylenirdi. "Ah kızım gel de şunları öğren. Öğretmen olacaksın, ücra bir köye gideceksin. Orada ne yiyip içeceksin?"  

"Amaaaan anne, ararım seni anlatırsın ne olacak? Şimdi dersi bırakıp tarhana mı yapayım?" diye çıkışırdım.

Gün geldi, öğretmen oldum ve Güneydoğu'nun şirin bir köyüne atandım. İlk zamanlar her şey yolundaydı ancak bir süre sonra kış geldi. Köyümüzü kar kapladı. Ne ekmekçi geliyordu, ne tüpçü. Ekmek yapmam lazım, soba yakmam lazım, yazdan kışa hazırlık yapmam lazımdı... Ne yapacağımı bilmez halde düşünürken anneciğimin sözleri geldi aklıma...

"Ah kızım gel de hepsini öğreteyim." demişti... Elimde bir hazine vardı ama ben faydalanmayı bilemedim.

Yaz Kızım

Artık kesin kararlıydım. Aradım annemi, "Anneee bildiğin ne varsa bana öğretmen lazım." dedim. Annem bir kahkaha patlattı, "Ah be kızım telefonda olmaz, ben haftaya yanına geleyim de seni bir kampa alayım." dedi.

Ben annemin gelmesini iple çekerken sabaha karşı babamdan bir telefon geldi. "Kızım çok üzgünüm ama hemen İstanbul'a gelsen iyi olacak. Annenin bize ihtiyacı var..."  Anneciğim beynine pıhtı atması sonucu felç geçirdi ve yatağa bağımlı hale geldi. Artık ne konuşabiliyordu ne de yazabiliyordu...

Dünya başıma yıkılmıştı sanki... Babamın bizi teselli edişini hatırlıyorum. "Hayatta insanın başına her şey gelebilir. Burası bir sınav yeri ve bize de bir sınav verildi. Biz bu sınavı vereceğiz kızlarım..."

Bir müddet annemle ilgilendikten sonra köye geri döndüm. Annem artık babama emanetti.

Köye döndüm ama ne yapacağımı bilmiyorum... Annem gelecekti ve bana bildiklerini öğretecekti.  Hayat sürprizlerle doluydu ve annem artık öğretecek durumda değildi. Çok geç kalmıştım...

Peki dedim öğretmen hanım, yıllarını ilim öğrenmeye verdin, o güzel çocuklara bildiğim tüm gerçekleri anlatacağım, onları doğru ve güzel olarak yetiştireceğim hayalleri kurdun. Acaba senin zamanın var mı? Cevap çok netti... Bilmiyorum! Yarın başıma ne gelecek bilmiyorum...

Yaz Kızım

O halde... Yaz kızım dedim kendime... “Kalemi ve kalem ehlinin satır satır yazdıklarına yemin olsun ki...” Yarın başına ne geleceğini bilmiyorsun.

O yüzden bugün zamanın varken bildiğin tüm gerçekleri yaz...



Her gerçek, heybesinde bir bedel taşır…

İnsanların çoğu, o bedeli ödemek istemediği için gerçeği de reddeder…

Dolayısıyla insan, mutlaka yüzleşeceği bedelleri büyütmüş olur…

"Deneyimsel Tasarım Öğretisi" insanın gerçek amacını amaç edinmiştir. 
Doğru karar alabilmek, doğru seçimler yapabilmek için insanı açık bir bilince yönlendirir. Problemlerin gerçek çözümlerine yönelik stratejiler verir.

"Kim Kimdir" ile başlayan, "İlişkilerde Ustalık" ve "Başarı Psikolojisi" ile devam eden programları insanların kendi dünlerine göre daha mutlu ve daha başarılı olmalarına katkı sağlar.

Yorumlar