MUTLULUK AVCISI

 Mutluluk Avcısı

Ayça sabahın erken vaktinde yüzünde kocaman bir gülümsemeyle uyandı. Yataktan kalkmasını sağlayan oldukça önemli sebepleri vardı. Güneşin hareketi başlatması gibi o da sabahları böyle canlı ve neşeli bir şekilde uyanıyordu. Kalkar kalkmaz yatağını toplayıp okul için hazırlanmaya başladı.

MUTLULUK AVCISI

Okulunu ve derslerini seviyordu. Onu motive eden ve istediği bölüm için harekete geçmesini sağlayan değerli bir sebebi vardı. İnsanlara fayda vereceği bir iş yapabilmek!

Hayatındaki olumsuzlukları aşması gereken ve onu ileriye taşıyacak engeller olarak görüyordu. Okula giderken babasının verdiği azıcık harçlıkla bile keyif alabiliyordu.  Kendine verileni yetirmeye çalışmak ve imkân eksikliğine rağmen çabalamak ona kendini mutlu ve başarılı hissettiriyordu.

Arkadaşları için aynı moral ve motivasyon söz konusu bile değildi. Onlar için üzülüyordu. Çoğu kıyaslarını daha iyi imkanlara sahip arkadaşlarına bakarak yapıyordu. Kendilerine belirledikleri harçlık verilmişse mutlu, değilse mutsuzlardı. Kıyafet, sosyal medya, beğeni veya meslek seçiminde bile başkalarının ölçülerine göre tavır alıyorlardı. Ayça, en yakın arkadaşlarına içinde bulundukları bu can sıkıcı durumu anlatmaya çalışmıştı. Fakat nafile!

Hızlıca mutfağa geçti, genelde kantinden yemediği için evden bir şeyler götürürdü. Bugün en sevdiği çikolatalı sandviç günüydü. Arkadaşları için de mini sandviçler hazırladı.  Bazen onlar için fazladan hazırlar, bazen de çikolatalı ekmeğini onlarla paylaşırdı. Bir şeyleri paylaşmak ona her zaman keyif verirdi.

Televizyonda açlıkla burun buruna olan çocukları gördükçe üzülür ve elinde olanlar için daha da şükür duyardı.  Ailesinden imkanlarının dışında bir şey istemez, hele ısrar hiç etmezdi. Kendisine ufak bir şey alınması bile mutlu olması için yeterliydi.

MUTLULUK AVCISI

Bunu fark eden ablası bir gün ona küçük pembe kaplı bir defter almıştı. Onları ziyarete gelen teyzesine de "Bak şimdi bunu ona verdiğimde nasıl da mutlu olacak." demişti. Gerçekten de Ayça çok sevinmişti o küçük deftere. Kendisi haberdar olmasa da bu davranışı etrafındakilerin hoşuna gidiyor, onu bu şekilde tekrar sevindirmek için motive oluyorlardı. Çünkü insan karşısındakini mutlu etmek için çaba gösterip, o kişiyi de mutlu gördüğünde kendisini başarıya ulaşmış hisseder.

Bunun zıddında kendisine yapılan bir jesti veya verilen hediyeyi küçük gören, beğenmeyen kişiyi kim daha çok mutlu etmek için uğraşmak ister ki?

MUTLULUK AVCISI

İşin aslı, o arkadaşlarının dediği gibi, ne şanslıydı Ayça ne de Polyanna! Hayata gerçek tarafından bakmayı erkenden öğrenmiş bir mutluluk avcısıydı. Sırtından indirmediği, avını ona getiren silahı ise belli, payına düşene razı gelmesi. Öyle bir silahtı ki bu, mutluluğu ona getiren, kalbini şükürlü dilini teşekkürlü kılan, dününe göre sabrını geliştiren… Payına razı olmak aslında ne büyük konfor! Avcı olamayan arkadaşlarına gelince, onların payına düşense tatminsizlik, şükürsüzlük ve mutsuzluğa sürükleyen kıyasların avı olmaktı sadece…


İnsanoğlu, yeryüzünde var olduğundan beri,

En büyük dostu ve düşmanı hiç değişmedi.

Aynadaki kişi...

"Deneyimsel Tasarım Öğretisi" insanın gerçek amacını amaç edinmiştir. 
Doğru karar alabilmek, doğru seçimler yapabilmek için insanı açık bir bilince yönlendirir. Problemlerin gerçek çözümlerine yönelik stratejiler verir.

"Kim Kimdir" ile başlayan, "İlişkilerde Ustalık" ve "Başarı Psikolojisi" ile devam eden programları insanların kendi dünlerine göre daha mutlu ve daha başarılı olmalarına katkı sağlar.

Yorumlar

  1. Payına düşenden razı olmak, neredeyse 8 milyara fark atmak…

    YanıtlaSil
  2. Kaleminize sağlık… mutluluk avcılarının sayısının artması lazım :)

    YanıtlaSil
  3. Karşımdaki mutlu olunca ben kendimi başarıya ulaşmış hisseder miyim evet eğer amacım onu mutlu etmekse…

    YanıtlaSil
  4. “Payına düşene razı gelmek” anlınamsı gereken en büyük bir pay…

    Kaleminize sağlık🌿🤲🏻

    YanıtlaSil
  5. Mutsuzluğun avı mi olacağız yoksa mutluluğun avcısı mi?? Çok güzel bir yazı elinize sağlık

    YanıtlaSil
  6. Yanlış kıyaslar insana iyi gelmiyor… Payına düşene razı gelmek kalbi şükürlü, dili teşekkürlü yapan…
    Kaleminize sağlık 😊

    YanıtlaSil
  7. Payına razı bir mutluluk avcısı olma fikri çok güzel! Motive edici bir yazı olmuş, kaleminize sağlık…

    YanıtlaSil
  8. Ellerinize sağlık :))

    YanıtlaSil
  9. Kaleminize sağlık :)

    YanıtlaSil
  10. Duamız odur ki;
    Kalbimizden şükür, dilimizden teşekkür eksik olmasın inşaAllah🥰

    YanıtlaSil
  11. insana payından başkası yok. istese de istemese de... Ama razı olana ne çok kapı açılıyor..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Mutluluk avcısı olmk varken neden olmmyı secer insan bunun için phına razı olmsı yeterliydi

      Sil
  12. Başkasına mutlu etmek insanın mutlu ediyor. Çünkü insanın mutluluğu ve mutsuzluğundan karşıdaki kişiye de pay var

    YanıtlaSil
  13. İnsan nasıl mutluluk avcısı olabilir? Kendi imkanlarıyla yapabileceklerine konsantre olarak :)

    YanıtlaSil
  14. Bunun zıddında kendisine yapılan bir jesti veya verilen hediyeyi küçük gören, beğenmeyen kişiyi kim daha çok mutlu etmek için uğraşmak ister ki?

    YanıtlaSil
  15. Payına düşen ile mutlu olabiliyor musun işte tüm hayatı dizayn eden formül.

    YanıtlaSil
  16. İnsanın sahip olması gereken en önemli özellik şükürlü olabilmesi.

    YanıtlaSil

Yorum Gönder