FİLON YERİNDE Mİ?

FİLON YERİNDE Mİ?

- Benim çocuğum doktor olacak amcası…

- Aaa ne güzel bir seçim, peki sen ne olacaksın Ahmet’ciğim?

- Ben çiftçi olacağım!

-Oğlum ne yapacaksın çiftçi olup, bak ağabeyin doktor olmak istiyor. Sen de bi’ doktor, mühendis olsan ya!

-Of anneee! Ben mutlu olacağım işi yapmak istiyorum…

FİLON YERİNDE Mİ?

Ahmet’in bu sözleri, uzun zamandır canı sıkkın olan annesi Leyla’yı düşündürmüştü. Kahvesini alıp balkona geçti. Kendi yaşadıkları geçti bir bir gözünün önünden.

Leyla azimli, ne istediğini bilen ve isteklerine ulaşmak için hedefinden taviz vermeyen biriydi. Onun için kariyer çok önemliydi. Çocukluğundan beri hayali güçlü, kendi ayaklarının üzerinde duran ve kimseye muhtaç olmayan biri olmaktı. Ona göre bunu yapabileceği birkaç meslekten başkası da yoktu. Kafasına koyduklarından mühendisliği seçip, özlemini duyduğu o ayaklarının üstünde durduğu günler geldi.

Kariyer basamaklarında hızla yükselmeye ve aynı zamanda iyi de para kazanmaya başlamıştı. Hayatı gayet yolunda giderken, hoşlanabileceği gibi biri çıkmıştı karşısına. Serkan, tam evlenilecek biriydi. Çünkü kendisi gibi o da tuttuğunu koparan ve azimli biriydi. Birbirleriyle iyi anlaşıyorlardı. Fakat Leyla tüm bu isteklerinin peşinden koşturup dururken; aradığı mutluluğun ondan git gide uzaklaşacağını hiç farketmemişti.

FİLON YERİNDE Mİ?

Evlilik hedefine, birkaç sene içinde de çocuk planlarına tik attıktan sonra, kariyer hedeflerine hız kesmeden devam etti. Sürekli yeni yeni planlar yapıp geceli gündüzlü çalışırken; bu durumun zamanla evini ve eşini ihmal etmesine neden olmaya başladığını görmezden geldi.

Evliliğinde ufak çıtırtılarla başlayan sorunlar git gide daha çetrefilli bir hal almaya başlamıştı. Eşi birkaç kere sorunlarını dile getirmek istese de Leyla'nın sert tepkisiyle karşılaşmış ve geri çekilmişti. Bir şeyler ters gidiyordu ama Leyla koşturmasından bunun farkında bile değildi. Her geçen gün Serkan ondan biraz daha uzaklaşıyordu ve sonunda öyle de oldu. Boşanmayla sonuçlanan evlilikleri ve iki çocuğuyla baş başa kalan Leyla dönüp hayatına baktığında neyi yanlış yaptığını istemeye istemeye de olsa anlamaya başlamıştı. Kahvesinin ikinci yudumunu almıştı ki buz gibi olan kahvesi onu gittiği geçmişinden bir anda bugüne getirdi.

Mutlu ve başarılı olmak, hedeflerin amacımıza uygun olmasına gizlenmiştir. Yani insan gemisini sürecekse, kıyıya varmak üzere bir rota belirlemesi önemlidir. Yoksa rüzgârda savrulup durur. Hedefime ulaşacağım derken o hedefin beni kıyıdan uzaklaştırmaması gerekir. Bu da insanın başına ne zaman gelir? Birkaç gemisi olup, gemilerinden birine fazla konsantre olduğu zaman. Filosunu kıyıya vardırması lazım iken, sadece birini kıyıya vardıracağım diye öbürlerini denizin ortasında terk etmeye benzer. Tıpkı Leyla’nın başına geldiği gibi. Sonra geri döndüğünde bi bakmışsın ki gemiler artık eski yerlerinde değil.

FİLON YERİNDE Mİ?

İnsan ne zaman amacına giden yoldaki araçları, amaç haline getirirse o konuda aşırı davranışlar sergilemeye başlar. Bu da onu amacından uzaklaştırır. Geri dönüp baktığında darmadağın olmuş bir filo yerine, rotasında emin adımlarla ilerleyen bir filo görmek mümkün müdür? Neden olmasın! Yeter ki insan seçimlerinde dolayısıyla hedeflerinde dengeye varsın ve kıyıya dönmesi gerektiğini unutmasın.

İnsan hakkını arar, ömrü yettiği kadar…

Eylemleri de bu isteği kovalar...

Oysa hak eden olmak, hakkını aramaktan daha değerli değil midir?

"Deneyimsel Tasarım Öğretisi" insanın gerçek amacını amaç edinmiştir. 
Doğru karar alabilmek, doğru seçimler yapabilmek için insanı açık bir bilince yönlendirir. Problemlerin gerçek çözümlerine yönelik stratejiler verir.

"Kim Kimdir" ile başlayan, "İlişkilerde Ustalık" ve "Başarı Psikolojisi" ile devam eden programları insanların kendi dünlerine göre daha mutlu ve daha başarılı olmalarına katkı sağlar.

Yorumlar

  1. Merhaba, kaleminize sağlık🍃
    Aydınlatıcı bir yazı.
    Bu durumda, hedefsiz başarılarımız, gerçek hatta sürekliliği olan başarılar olmuyor maalesef.

    YanıtlaSil
  2. Kaleminize sağlık:)

    YanıtlaSil
  3. Leyla gibi biz de fark etmiyoruz ama filo örneği çok iyi özetliyor durumu: amacını unutan insan mutlu olamıyor.

    YanıtlaSil
  4. Mutlu ve başarılı olmak, hedeflerin amacımıza uygun olmasına gizlenmiştir....tüm bedellerimizi çeşitlendirip, hedeflerimizi amaca uygun yapmalıyız. Bir kez daha uyandırdı beni bu cümle. Kaleminize yüreğinize sağlık.
    Hümeyra Çelik

    YanıtlaSil
  5. “ Yeter ki insan seçimlerinde dolayısıyla hedeflerinde dengeye varsın ve kıyıya dönmesi gerektiğini unutmasın.”
    Kaleminize sağlık, ne güzel anlatılmış..

    YanıtlaSil
  6. Emeğinize sağlık… yazı nerelerde nasıl sıkıntılar yaşarızı çok güzel anlatıyor…teşekkürler…

    YanıtlaSil
  7. Emeğinize sağlık…insan bu hayatta gerçek amacını bulamadığında işte o zaman kaybediyor rotasını…

    YanıtlaSil
  8. Birlikte mutlu ve başarılı olabiliyorsak ne ala...

    YanıtlaSil
  9. İnsan amacı ve hedefleri arasındaki farkı iyi anladığında ilerleme hakkı veriliyor

    YanıtlaSil

Yorum Gönder