MESAJIM VAR # 2

MESAJIM VAR # 2

Sevgili günlük;

Nasılsın? Beni sorarsan biraz düşünceliyim. İstanbul’a geldiğimden beri belki de tek başıma vakit geçirdiğimdendir, ama hayata eskisinden farklı bakıyorum. Sanki hayat bir şeyler anlatmak için karşıma türlü türlü işaretler veriyor gibi hissediyorum.

MESAJIM VAR # 2

Okuldaki yaşıtlarım, otobüsteki, yolda karşılaştığım insanlar, sokakta oynayan çocuklar… Hiçbir şey tesadüfen karşıma gelmiyormuş gibi algılamaya başladım.  Hayatta hiçbir şey öylesine olmuyor, hepsinin dikkatli bakınca bir anlamı var gibi hissediyorum.

Şimdi bir karıncayı düşününce, küçücük bir canlının dahi verdiği bir fayda var, değil mi? Faydası arttıkça daha da bir anlamı oluyor yaratılan her varlığın. O halde bu hayatta insanın gördüğü, duyduğu ya da hissettiği şeyler nasıl anlamsız olabilir ki? Artık her işarette bir mesaj arıyorum. Bu düşünceler kafamın içinde dolanıp durdukça, etrafıma daha da dikkatli bakmaya başladım. Aslında bu durum etrafımla pek ilgilenmediğimi de gösterdi bana. Artık daha özenli ve dikkatli bakmalıydım.

MESAJIM VAR # 2

Şimdilerde yolda kavga eden bir çift gördüğümde, acaba bu olay benim karşıma neden çıktı diye düşünmeden edemiyorum. Ya da yurtta yanımda konuşanları neden ben duydum diye yaşadıklarımla bağlantı kurmaya çalışıyorum.

Geçen gün okulun bahçesinde otururken, küçücük bir kedi geldi yanıma. Küçük ama yerinde durmuyor, sürekli üstüme atlamaya çalışıyor. “Aamaaan! sen de ne sırnaşık şeysin öyle” dedim tatlı sert.  O sırada aklıma, tıpkı bu küçücük kedi gibi ne tatlıyım bak beni gör diye sokulmaya çalışıp babamı bunalttığım o gün geldi. On yaşında şımarık bir kız çocuğu… O gün istediğim o pahalı oyuncağı aldırmak için kırk takla atmıştım. Şimdilerde ise bırak isteklerimi, ihtiyacımı bile istemek gücüme gidiyor. Ne garip bir kedi bana neler neler düşündürttü iki ders arasında…

Bugünse sıra arkadaşım Nilüfer’le kantinde bir köşeye geçtik.  Hafta sonu yaşadıklarını tam benimle paylaşacakken, eli önündeki karton bardağa çarptı. Çay üstüne gelmedi yoksa haşlanırdı resmen; neyse ki defteri ıslandı sadece. Sonra yanımıza Ömer gelince bir anda konu kapanmış oldu. Peki neden? Acaba bana ne anlatacaktı ki, engellendi. Hala işareti çözemedim. Buna bir cevap ararken, dünyanın gözü önünde zulmün yaşandığı o şehir geldi aklıma. Hepimize verilen bir mesaj var, ama insanların çoğu o kadar habersizki olan bitenden. Bu kadar bize gösteriliyorsa, duyuruluyorsa, izlerken yüreğimiz acıyorsa, bu sadece burada kalmamalı. Demek ki hayat bizden, bir şeyler istiyor. Ufak da olsa neler yapılabilir acaba derken, telefonda önüme yardımlarla ilgili bir sayfa düştü.

Ne garip değil mi günlük? Soru varsa cevap da var. Sen yeterki doğru soruyu sor, hayat bir şekilde gönderiyor cevabı.Meğer böyle bakınca hayat ne kadar keyifliymiş. Düşünmek, irdelemek, anlamaya çalışmak insana ne iyi geliyormuş meğer…

MESAJIM VAR # 2

İşte günlük, asıl sana yazmaya başlamamım sebebi de bu. Bu sayede tesadüfen zannettiğim, fakat bana mesaj vermek için karşıma çıkan şeyleri, yaşadığım olayları akşam seninle değerlendireyim ve kendime notlar çıkarayım istedim. Bu macera beni oldukça heyecanlandırıyor. Sanki bir bulmacaya başlar gibiyim ya da bir yapboz yapmaya başlayacak gibi hissediyorum. Yapbozun parçalarını bir araya getirmek beni mutlu edecekmiş gibi geliyor.

Eveeettt…bu akşam için bu kadar yeter! Bakalım, yarın neler göreceğim ve neler çıkacak, çok merak ediyorum.

İyi geceler sevgili günlük…

Neden,

Sıradışı bir ilmin,

Sıradışı keyiflerin,

Sıradışı ortamın,

Sıradışı ilişkin,

Ya da sıradışılarla ilişkilerin olsun ki?

Neden seninle ilişki kursunlar, sana değer versinler?

Sıradan bedellerle ödemede inatçı bir insanın, neden sıradışı bir yaşamı olsun ki?


"Deneyimsel Tasarım Öğretisi" insanın gerçek amacını amaç edinmiştir. 
Doğru karar alabilmek, doğru seçimler yapabilmek için insanı açık bir bilince yönlendirir. Problemlerin gerçek çözümlerine yönelik stratejiler verir.

"Kim Kimdir" ile başlayan, "İlişkilerde Ustalık" ve "Başarı Psikolojisi" ile devam eden programları insanların kendi dünlerine göre daha mutlu ve daha başarılı olmalarına katkı sağlar.

Yorumlar

  1. Mesajları takip etmek insanı nasılda başka yerlere götürüyor.
    İnsana düşünmek ne kadar da iyi geliyor… teşekkürler…

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İnsan yaşadıklarından deneyim transferi yapıp , günün sonunda bir z raporu çıkartmak insanı bir daha yanlışa düşmemesini sağlıyor.

      Sil
    2. Günlüğümüze güzellikler bırakabilenlerden olabilmek duasıyla..

      Sil
  2. Yapbozun parçalarını birleştirmek güzel bir his olsa gereeek :)

    YanıtlaSil
  3. Bu aydınlanma bile ne kadar kıymetli. Hayat bana sürekli mesajlar veriyor diyip günü sonunda 'ne dedi?' 'neden dedi?' diyerek z raporu çıkarmak. Hayatımızı kaliteli kılacak fikir. Çok teşekkürler

    YanıtlaSil
  4. Yaşamdaki her şey kendi diliyle konuşuyor bir mesaj veriyor yeter ki biz o dili anlayabilelim...

    YanıtlaSil
  5. İnsan iz ve şretleri okuynildiğinde yapbozun prçlarını birleştirmiş oluyor,ne büyük bir konfor değil mi...

    YanıtlaSil
  6. Eğer merak sorun varsa hayat sana hakkaten cevap veriyor

    YanıtlaSil
  7. Mesajları algılayabilmek ne kadar kıymetli🌺

    YanıtlaSil
  8. Yaşadığımız her gün bize çok işaret veriyor.

    YanıtlaSil
  9. Hayatta her an her yerde bize bir mesaj var. Bunu anlamak, irdelemek çok kıymetli. Bize birçok kapı açıyor. Elinize sağlık:)

    YanıtlaSil
  10. Soru varsa cevabı da var bu hayatta :)

    YanıtlaSil
  11. yani tam bişi anlatacakken anlatmam engelleniyorsa hayat bana sus anlatma diyor diyorsun peki tamam. :)

    YanıtlaSil
  12. Soru varsa cevap da var. Kesinlikle… Ne güzel anlatılmış, emeğinize sağlık…

    YanıtlaSil
  13. "Soru varsa cevap da var. Sen yeterki doğru soruyu sor, hayat bir şekilde gönderiyor cevabı."
    İnsanın yaşadıkları üzerine düşünmesi ve doğru sorular sormasının önemini anlamaya sebep oldu bu yazı...

    YanıtlaSil
  14. Aydınlandım resmen

    YanıtlaSil

Yorum Gönder