SAVAŞIN GÖLGESİNDE 2 - KORKU
196. Gün
İSTANBUL
- Anneee
annee! Şuna bir şey söyle lütfen beni dinlemiyor! O kadar tehlikeli hareketler
yapıyor ki düşecek korkuyorum.
- Yavrucuğum,
Ayşem korkma! O kendisi için endişelenmiyor da daha düşmeden onun acısını sen
neden yaşıyorsun? Üstelik bir de korkudan ağlıyorsun.
- Korkuyorum
işte ne yapayım?
- Elif, ablanı dinler misin? Düşeceksin diye korkuyor üzülüyor. Sen korkmuyor musun?
- Yooo! Düşmekten
korkulur mu hiç! Hem ne olacak ki düşsem de kalkarım. Zıplarken aldığım keyfi
bir bilse ablam beni durdurmak yerine bana eşlik ederdi. Ben sadece bir anda
çok yüksek sesler duyunca korkarım. Anneee! Sen hiç bir şeyden korkuyor musun?
- Bilmem ki dur bir düşüneyim. Kedi var mesela, durup
dururken üstüme atlayacak gibi hissediyorum gördüğümde. Bu sayılır mı?
- Tabii ki
sayılır ama bu çok komik! Hahaha... Anne ya kediden hiç korkar mı insan! Değil
mi abla? Sen de bir şey söylesene çok komik bir korku değil mi anneminki?
- Hakikaten anne korkacak daha gerçek bir şey
mi bulsan kendine?
DÜNYANIN
GÖZÜ ÖNÜNDE ZULMÜN YAŞANDIĞI O ŞEHİR
- O ses
neydi?
- Korkma
Ahmet bu sefer de uzağa düştü.
- Yine bomba
değil mi anne? Sesi o kadar güçlü ki hele de uyku esnasında atılırsa kalbim
yerinden çıkacak gibi oluyor.
- Evet haklısın sesi çok güçlü, ama biz ondan daha güçlü olmalıyız. Ne dersin her yüksek ses duyduğumuzda kardeşinin en çok sevdiği şarkıyı bağırarak söyleyelim mi? Ona bombanın ve ölümün ne olduğunu anlatmakta zorlanıyorum. Daha üç yaşında ve sadece oyundan anlıyor. Biliyorsun müziği de çok seviyor.
- Tabii anne
söyleyelim. Peki abim nerede?
- Dışarı
çıktı bize biraz yiyecek bulmak için. Birazdan gelir.
- Geldim
geldim. Biraz meyve ve bisküvi bulabildim. Bugünü geçirebiliriz.
- Abi sen
korkmuyor musun?
- Hayır! Asıl korkan onlar…
İnsanın macerası dünya denilen sahaya indiğinde başladı. Önce topluca yaşarken bir başkasının kendisinden güçlü olmasından korktu. Sonra korku ya da sevgiyi paylaşamayıp kıskançlığa döndü. Kimi zaman itibarsız olmaktan korktu, kimi zaman tek kalmaktan… Bu korku değil miydi dünyada ilk can almaya sebep olan?
İnsanlara
soracak olsak listeler dolusu korkulacak şeyi sıralayabilirler öyle değil mi?
Kimi güçten…
Kimi
kalabalıktan…
Kimi tek
kalmaktan…
Kimi
karanlıktan...
Kimi bir
sesten…
Kimi başına
gelebilecek kazalardan…
Kimi el
kadar hayvandan…
…
Yeryüzünde canı alınan ilk insan korkmuyor muydu ölümden? Kendisini öldürecek olana "Sen benim günahımı da yüklen istiyorum.” diyecek kadar cesareti nasıl bulmuştu kendisinde? Çünkü öykü buna yeltenenin korkması gereken bir öykü. Kötülük yapılanın değil yapanın korkması gereken; haksızlığa uğrayanın değil uğratanın derde düşmesi gereken bir öykü.
Elinde
savunacak bir şeyleri olmayan birilerinin üzerine, tam teşekkülle gitmek için
uğraşanların kalplerinde asıl korku… Onların belli etmemeye çalıştıkları
korkuları arttıkça, diğerlerinin kalplerinin sakinleşmesinde gizli olan sır. Korkmaya
değer olandan korkmadıkça, kalbi yersiz korkularla dolup taşan bir insanlığın
öyküsü bu…
Neden,
Sıradışı bir ilmin,
Sıradışı keyiflerin,
Sıradışı ortamın,
Sıradışı ilişkin,
Ya da sıradışılarla ilişkilerin olsun ki?
Neden seninle ilişki kursunlar, sana değer versinler?
Sıradan bedellerle ödemede inatçı bir insanın, neden sıradışı bir yaşamı olsun ki?
İnsan kimden korkacağını bildiğinde ve ona göre yaşadığında içi birazda olsa huzur buluyor .. Ama bilmediğinde… İnsan neyden korkacağını bile şaşırıyor… minik bir karınca, minik bir örümcek.. bazen insanların çığlık çığlığa bağırmasına sebep oluyor.. Peki, gerçekten karşılaşacağımız “gerçekler” yüzümüze vurulduğunda kimden korkmamız gerektiğini anlamış ama geç anlamış olmayacak mıyız? Toprak veya mal uğruna masum canları öldüren milletler… ne sanıyorsunuz? Bu dünya size mi kalacak? Kalsaydı sizden önceki atalarınıza kalmaz mıydı? Hani neredeler? :) ne için o masum canlara kıyıyorsunuz ? Bir hiçlik için mi? İşte insan anlasaydı gerçekten kimden korkması gerektiğini bunları yapabilir miydi? Dünya ona kalacak gibi yaşayabilir miydi? … Emeğinize sağlık
YanıtlaSilEllerinize sağlık çok etkili bir yazı," korkulacak olandan korkmayınca sahte korkular kaplıyor insanı"
YanıtlaSilÇoğumuzun Şuan ki tek korkusu, imkyanlarım azalmasın. Çok dertliyiz bu konuda.
YanıtlaSilElinize emeğinize sağlık
YanıtlaSilGerçekten çok etkileyici bir yazı👌🏻
İnsan asıl korkması gerekenden korkmayınca kendisine korkacak öyküler dizayn ediyor.
Kötülük yapılanın değil yapanın korkması gereken; haksızlığa uğrayanın değil uğratanın derde düşmesi gereken bir öykü.
Bu öykü de safımızı gerçekten yana belli etmek tek dileğimiz🤲🏻
Her korkuyu yenecek daha büyük bir korku var. İnsan gerçek olandan korkmaya başladıkça diğer korkuları anlamsız kalıyor. Gerçek korkuyu hissetmek ne büyük konfor... insALLAH 🤲
YanıtlaSilKorkularını kaygılarını doğru yere yerleştirmedikçe insan nasıl mutluluğunu da doğru yaşayabilir ki ?
YanıtlaSilNe enteresan… Onların belli etmemeye çalıştıkları korkuları arttıkça, diğerlerinin kalplerinin sakinleşmesinde gizli olan sır!!! Gerçekten de öyle değil mi? Karşındaki haklı olduğunu ispatlamaya çalıştıkça senin onun yüzüne bakıp dururkenki sakinliğin… ufak bir tepkine büyük bir karşılık veren kişiye hissettiğin ama adlandıramadığın sakin bir huzur hissi… çok enteresan… nasıl ince bir sır… keşke korkanlar da bunun farkına varsa, kendi korkularından sıyrılıp güçsüzlüklerini görebilseler… belki barış olur…
YanıtlaSilRabbim korkularımızı doğru yere yerleştirmemizi nasip etsin inşallah
YanıtlaSilKorku nasıl kontrol dışına çıkar? Nasıl olması gereken korkularımız olur? Doğru yerlerine yerleştirince tüm korkular insanın faydasına hizmet eder. Çok güzel bir yazı olmuş. Elinize sağlık.
YanıtlaSilKorku nasıl kontrol dışına çıkar? Nasıl olması gereken korkularımız olur? Doğru yerlerine yerleştirince tüm korkular insanın faydasına hizmet eder. Çok güzel bir yazı olmuş. Elinize sağlık.
YanıtlaSil" Korkmaya değer olandan korkmadıkça, kalbi yersiz korkularla dolup taşan bir insanlığın öyküsü bu".. şu günlerde her şeyi özetleyen bir cümle
YanıtlaSilSahi insan nelerden korkar oldu... Farklı sahneler ve farklı korkular ve ikisi de yaşanıyor...
YanıtlaSilPeki mesele ne?
"Korkmaya değer olandan korkmadıkça, kalbi yersiz korkularla dolup taşan bir insanlığın öyküsü bu…"
ne yaparsa yapsın kimseyi vaktinde önce öldürmüş olmuyorlar ve kimsenin yaşamındaki mutlu günlerini çalmış olmuyorlar. Her şey Alemlerin sahibinin hükmüyle oluyor da bizim suskunluğumuz ve boykot bile yapamadığımız acizliğimiz ne olacak? Onların ölümlerine bir açıklama buluyorum da müslüman dünyasının sadece konuşarak tatmin olmasına bir açıklama bulamıyorum.
YanıtlaSilYanlış konularda hassasiyet, doğru konularda kabalaştırır... İşte insan yanlışa bu kadar müsrif olunca doğrunun da bir o kadar cimrisi olurlar ve korkularını yanlış yerde konumlandırırlar...
YanıtlaSilKorkmaya değer olandan korkmadıkça, kalbi yersiz korkularla dolup taşan bir insanlığın öyküsü bu…
YanıtlaSil"Korkmaya değer olandan korkmadıkça, kalbi yersiz korkularla dolup taşan bir insanlığın öyküsü bu…"
YanıtlaSilGerçekten çok güzel bir yazı olmuş... Korkumuzu doğru yere yerleştirebilmek duasıyla...
Kimden korktuğumuz kime dayandığımız çok önemli
YanıtlaSilKaleminize sağlık:)
YanıtlaSilkorkmaya değer olandan korkmadıkça kalbi değersiz korkularla dolum taşan insanlığın öyküsüdür demeye dilim varmıyor. insanlığın değil de sanki bir tür yaratığın demek daha doğru olabilir.
YanıtlaSilİnsan asıl korkması gerekeni kaybetmekten korkabildiğinde…
YanıtlaSilGerçeği yaşayınca bütün fobiler anlamını yitiriyor.
YanıtlaSilKorkmak gerekenden korkmak.. ne kadar anlamlı..
YanıtlaSilKaleminize sağlık 🙏