YUT GİTSİN

YUT GİTSİN

Ali, yirmili yaşlarda enerjik bir gençti. Okulun son dönemindeydi ve yaz tatilini dört gözle bekliyordu. Arkadaşlarıyla birlikte geçirdiği her an, onun için mutluluk kaynağıydı. Hem okula gidiyor hem de eğlencesinden geri kalmıyordu. Dolu dolu geçen günler birbirini kovalarken, hayatında daha önce karşılaşmadığı bir durumla karşılaştı. Diş ağrısı!

YUT GİTSİN

Herkesin başına gelebilecek bir durumdu bu. Ali, sabah uyandığında çenesinin sağ alt kısmında keskin bir ağrı hissetti. "Bir şey yoktur!" diye düşünmek istedi. Zaman geçtikçe ağrısı dayanılmaz hale geldi. Okulda ders dinlerken bile aklında sadece o ağrılı diş vardı. Arkadaşlarıyla planladığı futbol maçı bile gözünde yoktu.

Ağrının etkisiyle sinirli, yorgun ve huzursuzdu. Çareyi ağrı kesici almakta buldu. Eczaneden aldığı ilacı hemen yuttu. Birkaç dakika içinde ağrısı hafifledi. “Oh be, dünya varmış!" diye geçirdi içinden. O an için rahatladı, ama bu geçici bir rahatlamaydı ve Ali bunun farkında değildi.

Arkadaşlarıyla planladığı maça gidebildi. Hatta peş peşe golleri sıraladı ve zafer Ali ve takım arkadaşlarınındı. Zafer kutlaması için gidilen kafede Ali soğuk kahveden bir yudum aldı ve yutkunmakta zorlandı. Dişi yeniden ağrımaya başladı ve sabaha kıyasla fazla sızlıyordu. Bir kez daha ağrı kesici almak zorunda kaldı. Saatine baktı ve “Artık ertelememeliyim, yarın! Hem ilacı yuttum, nasıl olsa geçer.” diyerek moralledi kendini. Anlık rahatlamaları, problemi kökten çözmesi gerçeğinden uzaklaştırıyordu.

Günler geçiyor ama Ali'nin diş ağrısı geçmiyordu. Artık sadece futbol maçları değil; okulu, dersleri ve sosyal hayatı da etkilenmeye başlamıştı. Ağrısı akşamları dayanılmaz hale geliyordu. Yine böyle bir günde, ev arkadaşı yanına geldi. "Ali, bu böyle devam edemez. Bir diş hekimine gitmelisin." dedi. Ali, arkadaşının uyarısını dikkate almayıp da ne yapacaktı? Neredeyse bir kutu ağrı kesici yutmuştu! Fakat ağrı gittikçe daha da beter olunca pes etti ve diş hekiminden randevu aldı.

YUT GİTSİN

Diş hekimi, Ali'yi muayene ettikten sonra, dişinde bir çürük olduğunu ve kanal tedavisi olmazsa mevcut durumun daha büyük sorunlara yol açabileceğini söyledi. Ali, şaşkın bir ifade ile hekime baktı ve “Ben dişlerimi düzenli olarak fırçalıyorum ama...” dedi.

“Ah evet, ama maalesef fırçanın ulaşamadığı bölgelerde sizde karşılaştığımız gibi çürükler oluşabilir. Belli bir düzende ağız sağlığı kontrolüne gitmek veya en azından ağrı ilk başladığında diş hekimine başvurmak iyi olabilirdi. Tabii ağrı kesici de sizi bir süre oyalamış ama bize gelmenizi geciktirerek işinizi daha da zorlaştırdı ne yazık ki…”

O anda Ali düşünceli düşünceli baktı yere, ağrıyı geçiştirmek yerine, zamanında kalıcı bir çözüm için hamle yapmaması ona pahalıya mal olacağa benziyordu. Hem canı yanıyor, hem de normal tedavinin üç katı ücret ödemesi gerekiyordu.

Bir şekilde geç de olsa dişini kurtardı, ama bu olay ona her zaman işlerin bu kadar yaver gitmeyebileceğini de anlatmıştı. Ya daha da geç kalsaydı?

YUT GİTSİN

İnsanoğlu anlık çözümler üreterek günü kurtarmaya meyillidir. Canını yakan ana sebebi bulmaktansa, o an kolay gibi gözüken seçeneğe eli gider. Halbuki kolayın daha zora, ucuzun daha pahalıya gebe olduğunu bilse insan. Öyle ya,  kestirmeler bugüne kadar kimi uzun vadede kurtarmış? 


İnsanoğlu, yeryüzünde var olduğundan beri,

En büyük dostu ve düşmanı hiç değişmedi.

Aynadaki kişi...

"Deneyimsel Tasarım Öğretisi" insanın gerçek amacını amaç edinmiştir. 
Doğru karar alabilmek, doğru seçimler yapabilmek için insanı açık bir bilince yönlendirir. Problemlerin gerçek çözümlerine yönelik stratejiler verir.

"Kim Kimdir" ile başlayan, "İlişkilerde Ustalık" ve "Başarı Psikolojisi" ile devam eden programları insanların kendi dünlerine göre daha mutlu ve daha başarılı olmalarına katkı sağlar.

Yorumlar

  1. Ucuzun daha pahalıya malolması... İnsan anlık çözümlere gidince kolayı kendi kendine zorlaştıriyor aslında... Elinize sağlık yazınız farkındalık uyandırıyor 🌸

    YanıtlaSil
  2. İnsanı problemini büyümeden çözmek yerine, giderek daha da güçlü ağrı kesiciler kullanmaya iten şey neydi?
    Kalemimize sağlık :)

    YanıtlaSil
  3. İnsanoğlu anlık çözümler üreterek günü kurtarmaya meyillidir.
    Kaleminize sağlık.

    YanıtlaSil
  4. “ İnsanoğlu anlık çözümler üreterek günü kurtarmaya meyillidir.” Bu gerçek ne kadar da hayatın içinden bir örnekle anlatılmış. Yazanların kalemine sağlık.

    YanıtlaSil
  5. Acıdan kaçmak için anlık çözümler üretiriz sonra başımıza gelmeyen kalmaz daha çok acı çekeriz..
    Bitmeyen sarmal..
    Ne güzel yazı kaleminize sağlık

    YanıtlaSil
  6. kısa yol genelde pahalıya mal olur, nereden mi biliyorum. Her defasında iki kat bedel ödemek durumunda kaldım da ondan :(

    YanıtlaSil
  7. Ertelemenin çözmek olduğunu zannettiğimiz için sonuna bu kadar zorlanıyoruz. Oysaki ertelemek sadece üstünü kapatmak.

    YanıtlaSil
  8. En uzun yol kestirme olan... insan acısından kaçtıkça büyütüyor

    YanıtlaSil
  9. aynı şeyi yaşadım bi de dişçi korkum vardı oraya gidene kadar akla karayı seçtim ama ağrıya en sonunda dayanamadım ve sonuç kanal tedavisi...

    Halbuki kolayın daha zora, ucuzun daha pahalıya gebe olduğunu bilse insan. Öyle ya, kestirmeler bugüne kadar kimi uzun vadede kurtarmış?

    YanıtlaSil
  10. O an kolay gibi gözüken seçeneğe elimizin gitmesi her yerde yapıyoruz... Teşekkürler yazı için

    YanıtlaSil
  11. Anlık acılar insana iyi gelir..
    Olgunlaşmasını sağlar..
    Kaleminize sağlık

    YanıtlaSil
  12. Kolayın daha zora, ucuzun daha pahalıya gebe olduğunu bilse insan.
    Keşke bilse…
    Emeğinize sağlık🫶

    YanıtlaSil
  13. kolay daha zor ucuz daha pahalı ne kadar anlamlı.

    YanıtlaSil
  14. “ İnsanoğlu anlık çözümler üreterek günü kurtarmaya meyillidir.”
    Bu meyil değil mi insana “sürekli aynı şeyleri yaşıyorum, hep aynı şeyleri yaşıyorum” dedirten…
    Kaleminize sağlık…

    YanıtlaSil
  15. İnsan andaki çözümlerinin bir işe yaramayacağını önden bilebilseydi neler değişirdi hayatında?

    YanıtlaSil
  16. Problemler karşısında hep bir ağrı kesici arayışı olsa da eninde sonunda gerçek çözümü bulmak gerekecektirin gerçek örneği...

    YanıtlaSil
  17. Bu bizim ata sporumuz değil mi zaten.Ertelemek. Ben de her problemi erteleyip böyle büyütürdüm. şimdi pahalıya patladığını yaşayarak gördüm. ellerinize sağlık. tam beni anlatmış

    YanıtlaSil
  18. Elinize sağlık:) İnsan genelde problemlerine anlık çözümler bularak çözmeye çalıştığı gibi onalrı görmemezlikten gelerek o problemin ortadan kalktığını düşünebiliyor. Anlık çözümler maalesef toplamda zarara götürebiliyor.

    YanıtlaSil
  19. İnsan hayatın içinde problemini çözmek yerine kolayına kaçıp anlık çözeyim ister. Bu daha kolay gibi görünür ama çözümü erteledikçe daha zorlaşır. Emeğinize sağlık.

    YanıtlaSil
  20. Problemi bulmak,onu kabul etmek ve sonrada çözüp geçmek en etkili ağrı kesici...

    YanıtlaSil
  21. Her anlık çözüm işi daha da zorlaştırıyor maalesef. Elinize sağlık

    YanıtlaSil
  22. İnsan ertelemeye meyilli oysa bunun aksine davranabildiğinde yaşamın konforu farkedebilirse işte o zaman problemleri büyümeden çözebilenlerden olur.

    YanıtlaSil
  23. kaleminize sağlık hocam :)

    YanıtlaSil
  24. Emeğinize sağlık… insan anlık çözümleri nasıl da işini kolaylaştırıyor zannediyor oysa insan zanlarıyla ne kadar kolay aldanıyor???

    YanıtlaSil
  25. Hayatımızda da benzer tepkileri veriyoruz ne yazık ki. Problemlerimizi çözdüğümüzü zannedip büyüttüğümüzün farkında ...

    YanıtlaSil
  26. İnsanoğlu anlık çözümler üreterek günü kurtarmaya meyillidir. Kolay yolu seçmek insanın işine gelir.. oysa gerçek çözüm müdür?

    YanıtlaSil
  27. Kalıcı çözümler hayatı kolaylaştırıı

    YanıtlaSil
  28. İnsan canını yakan ana sebebi bulmaktansa, anda kolay olanı seçtikçe ancak daha zor olana yol alıyor. Tam da öyle.. Farkına varılması gereken gerçek.. Kaleminize sağlık 🌸

    YanıtlaSil

Yorum Gönder